Neden Emniyet Kemeri?
Bu yansıda emniyet kemeri kullanılmadığında ortaya çıkan riskleri ve ikinci çarpışma kavramından söz edeceğiz.
Emniyet kullanmadığımızda en küçük bir kazada bile nelerle karşılaşabileceğimizi öğrenmek istiyorsanız bu konuyu can kulağıyla dinleyin lütfen.
Tüm gücünüzle koştuğunuzu düşünün. Eğer size iki adım uzaklıkta aniden bir duvar önünüzde belirirse durabilir misiniz?
Bu durum sizin saatte 25 km hızla seyrederken önünüzdeki aracın herhangi bir şeye çarpmasıyla karşı karşıya kalacağınız durumla aynıdır.
Karşı karşıya kaldığınız böylesi bir durumda aracınız ya ani ve sıkı bir fren yaparak ya da öndeki araca çarparak durur. Peki ya siz? Eğer emniyet kemeri kullanmıyorsanız aracınız durmuş olmasına rağmen, siz ve araç içindeki yolcuların bedenleri aynı hızla yol almaya devam eder. Ta ki direksiyon, torpido veya ön cam sizi durduruncaya kadar.
İşte böylesi durumlarda uygun şekilde kullanılan emniyet kemeri, sizi “ikinci çarpışmadan” korur. Nedir ikinci çarpışma? Yansıdaki şekilde de görüldüğü üzere, çarpışmalar veya ani frenleme sonucunda duran araçta hareket halindeki bedenlerin duramayarak aracın torpido, ön cam, direksiyon ve benzeri kısımlarına çarpmalarıdır.
Emniyet kemeri kullanılmaması durumunda kazazedelerde meydana gelen yaralanmaların ana sebebi “ikinci çarpışma” ya da bir diğer tabirle “beden çarpışması”dır.
Emniyet kemeri kaza veya ani fren durumunda, araçla aynı hıza sahip bedeninizin yine araçla aynı anda durabilmenizi sağlayarak, vücudunuzu araç içinde çeşitli yerlere çarpmamanızı sağlayarak, yaralanmaları önler.

Ne Zaman ve Nerede Emniyet Kemeri ?
Emniyet kemerinin nerede ve ne zaman kullanılması gerektiği konusunda çok yanlış inançlar bulunmaktadır. Burada bu konu üzerinde duracağız.
Sizce neden insanlar şehir içinde emniyet kemeri kullanmak istemezler?
Genel olarak sürücüler emniyet kemerlerini, uzun süreli ve özellikle de şehirlerarası olan yolculuklarda kullanmayı yeğlerler. Özellikle de araçlarının maksimum hızını denemek için en uygun mekan olarak gördükleri otoyolları kullanacakları yolculuklar öncesinde, emniyet kemerlerini adeta bir otomobil yarışçısı edasıyla takarlar.
Oysa ki araştırmalar şehir içi yollardaki kaza riskinin, şehirlerarası yollar veya otoyollara oranla çok daha yüksek olduğunu göstermiştir. Bu da çok doğaldır. Çünkü araç yoğunluğunun çok olduğu ve buna ek olarak yaya hareketlerinin de sıkça görüldüğü şehir içi yollarda kaza riskinin yüksek olması beklenen bir sonuçtur. Yansıdaki tablo şehir içi, şehirlerarası ve otoyollar arasındaki kaza riski kıyaslamalarını içermektedir. Görüldüğü gibi otoyollarda 1 olan kaza riski şehirlerarası yollarda 3 iken şehir içi yollarda 5 olmaktadır. Bu sonuç şehir içi trafiği içinde emniyet kemeri kullanılmamasının ne derecede hatalı olduğunu göstermektedir.
Ayrıca sürücülerin emniyet kemerini süratin yüksek olduğu yollarda ve daha çok uzun süreli yolculuklarda kullandıklarına değinmiştik. Bu tür alışkanlıklara sahip sürücüler emniyet kemerini aşırı hız yaparken kendilerini güvence altına alan bir araç olarak görürler. Bir yere kadar bu doğru olarak kabul edilebilir. Ancak yüksek hızlarda meydana gelen çarpışmalarda, emniyet kemeri her ne kadar sürücü ve yolcuların bedenlerini koltuğa sabitleyerek korumaya çalışsa da araçlarda oluşacak hasarlar çok ağır olacağı için insanların yaralanmamaları imkansız olacaktır.

Zaten araştırmalar emniyet kemerinin etkinliğinin 80 km/saat’ten sonra son derece sınırlandığını göstermektedir. Yine araştırmalar, emniyet kemeri kullanımının özellikle düşük hızlarda ve düşük çarpışma hızlarında, yani şehir içlerinde daha koruyucu olduğunu söylemektedir.
Oysa ki sürücüler daha çok yüksek hızlarda seyrederken, emniyet kemerini nazarlık gibi üzerlerinde bulundurmayı önemsemektedirler.
Böylesi gerçekler karşısında sorulabilecek “nerede ve ne zaman emniyet kemeri ?” sorusuna verilebilecek en doğru cevap “her yerde ve her zaman” olmalıdır.
Emniyet Kemeri ve Önlenen Riskler
Emniyet kemeri kullanıldığında hangi riskleri ortadan kaldırabiliriz? Şimdi bunu tartışacağız.
Siz de belki emniyet kemeri kullanmayanlardansınız. Bu konuyu işledikten sonra hala emniyet kemeri kullanmazsanız kendinize bir kastınız var diyebiliriz.
Aracınızla seyrederken, herhangi bir tehlike karşısında aniden fren yapmak veya kazadan kaçınamayarak çarpışmak durumunda kalabilirsiniz.
Böylesi bir durumda aracınız durduktan sonra; eğer emniyet kemeri kullanmıyorsanız, bedeniniz frenleme veya çarpışma öncesi aracınızın sahip olduğu hızla yoluna devam edecektir. Ancak konumunuza göre araç içinde çeşitli yerlere çarpacak, sizin yaralanmanıza hatta ölümünüze yol açacaktır.
Emniyet kemeri kullanmayan sürücüler yansıda da görmekte olduğunuz gibi genellikle göğüs kafesi ve karın bölgelerini direksiyona çarpmaktadırlar. Bu çarpışmalarda iç organlarda büyük tahribatlar meydana gelmektedir. Bu tahribatlar, iç kanamalar ve çeşitli travmalar başta olmak üzere ölümlere yol açabilmektedir.
Yapılan araştırmalar, emniyet kemeri kullanılmaması durumunda 30 km/saat hızda olan çarpışmalarda vücutta oluşan hasarı 1 birim olarak tanımlarken, 50 km/saat olan çarpışmalarda bu hasar 9 katına çıkmaktadır. Emniyet kemeri kullanıldığında ise böylesi bir hasar oluşumu söz konusu olmamakta veya büyük oranda engellenebilmektedir.
Ayrıca istatistikler emniyet kemerinin oluşan kazaların istenmeyen sonuçları üzerindeki çarpıcı etkilerini açıkça ortaya koymaktadır.
Örneğin emniyet kemeri kullanımı, kaza sonrası özel araçlar içinde meydana gelen ölümleri % 45, ağır yaralanmaları ise % 50 azaltmaktadır.
Emniyet kemerinin aynı hususlarda hafif kamyon sürücüleri üzerindeki etkileri ise daha çarpıcıdır. Çünkü emniyet kemeri kullanımı araç içi ölümlerini % 60, ağır yaralanmaları ise % 65 azaltmaktadır.
Ölümle sonuçlanan kazalarda oluşan yaralanmalar incelendiğinde yoğunlaşma, % 48 ile baş-boyun yaralanmaları, % 37 ile göğüs-karın-kalça yaralanmaları ve % 8 ile omurga ve göğüs duvarı yaralanmaları üzerinde oluşmaktadır.
Emniyet kemeri kullanımı bu olumsuz etkileri asgariye indirmekte son derecede etkin bir role sahiptir.
Emniyet Kemerinin Doğru Kullanımı
Emniyet kemeri ne zaman fayda yerine zarar verebilir? Birlikte bu konuyu ayrıntılı bir şekilde inceleyelim.
Emniyet kemerinin emniyetli kullanımı konusundaki bilgilerinizi test etmek için işte size bir fırsat.
Emniyet kemeri ani frenleme veya çarpışma durumlarında oluşan yaralanma ve ölüm olaylarını önlemeye yönelik kullanılan bir güvenlik ekipmanıdır.
Emniyet kemerinin çalışma prensibi, frenleme veya çarpışma anında sürücü veya yolcu üzerine etkiyen kuvvetin, kemer aracılığıyla vücuda yayılarak etkisiz hale getirilmesini sağlamaktır. Böylelikle vücut koltuğa sabitlenmiş olur. Bunun sonucunda da çarpmalardan kaynaklanan yaralanma ve ölümler önlenmiş olur. Ancak bu sadece emniyet kemerinin doğru kullanımı sonucu mümkün olabilmektedir.
Peki emniyet kemerinin doğru kullanımı nasıl olacaktır?
Emniyet kemeri vücudunuzu iki ayrı hat üzerinden kavrar. Bunlardan birisi omuzdan ve göğüs kafesi üzerinden geçen çapraz hattır. Diğeri ise belimizin hemen altında leğen kemiği üzerinden geçen hattır.
Emniyet kemeri, sürücü veya yolcu üzerine etkiyen kuvveti göğüs kafesi ve leğen kemiği aracılığıyla gövdemize yayar.
Şimdi emniyet kemerinin yanlış kullanımı olur mu? Diye sorabilirsiniz.
Elbette ki olur. Nasıl mı? Şimdi hep birlikte görelim. Yansıda da gördüğünüz gibi bağladığımız emniyet kemeri göğüs kemiğinin üzerinden geçecek şekilde çapraz olarak gövdemizi sarmalıdır.
Eğer, emniyet kemeri göğüs kemiğinin biraz yukarısından veya biraz aşağısından geçecek olursa, etkiyen kuvveti kaburgalara iletir. Kaburga kemiklerinin yeterli dirence sahip olmamaları kırılmalarına sebep olabilir. Böylesi bir durum göğüs kafesi içindeki kalp ve akciğer gibi hayati organların tahribatına sebebiyet verebilir.
Benzer bir durum emniyet kemerinin gövdemizi tutan diğer kısmı içinde geçerlidir.
Emniyet kemeri gövdemizi alttan leğen kemiği üzerinden sarmalıdır. Emniyet kemerinin leğen kemiğinin biraz yukarısından geçmesi durumunda karın boşluğunda yer alan mide, karaciğer ve bağırsaklar gibi organlar direkt olarak yoğun bir basınç etkisi altında kalacaktır. Tabi ki bu durum söz konusu organlarda büyük tahribata sebep olacaktır.
Bu ayrıntılara dikkat edilmediğinde, emniyet kemeri kullanılmaması durumunda kötü sonuçlarla karşılaşmak mümkün olabilmektedir.
Ayrıca emniyet kemeri kullanımı esnasında yansıda da sıralanmış olan diğer hususlara da dikkat edilmesi gerekmektedir.
Emniyet kemeri ile bedeniniz arasında elbette ki giysileriniz dışında hiç bir şeyin bulunmamasına dikkat ediniz. Örneğin emniyet kemeri altında bulunabilecek†cüzdan ve benzeri bir nesne, sizin hafif atlatılabilecek durumlarda dahi yaralanmanıza veya oluşabilecek yaralanmanın şiddetinin artmasına sebep olabilir.
Emniyet kemerinin sıkıca bağlı olup olmadığını kontrol etmeniz gerekmektedir. Aksi takdirde eğer çarpışma veya ani frenleme halinde emniyet kemeriniz gereken sıkılıkta gövdenizi kavramıyorsa, başta başınız ve göğüs kafesiniz olmak üzere, gövdenizi araç içinde çeşitli yerlere çarpmanız hatta ön camdan dışarı fırlamanız kaçınılmaz olacaktır.
Emniyet kemeri takmış olmanın her şeyi bitirdiğine ve sizi her durumda koruyacağına inanıyorsanız yanılıyorsunuz demektir.
Eğer koltukta gövdenizin sırt kısmını tamamen koltuğa yaslamış olarak oturmuyorsanız yanlış bir kullanım vardır. Yana yatık olarak oturuyorsanız veya aracınızın koltuk ayarını, oturuş şeklinizi bozacak şekilde yanlış yapmışsanız, sizi sorunlar bekliyor demektir.
Çünkü böylesi durumlarda, emniyet kemeri; etkiyen kuvveti gövdenizin dirençli bölgeleri yerine (göğüs kemiği, leğen kemiği) o anki oturuş şekliniz doğrultusunda nereye denk gelirse oraya aktaracaktır. Bu da herhangi bir ani fren veya çarpışma söz konusu olduğunda, sizin emniyet kullanıyor olmanıza rağmen yaralanmanıza sebep olacaktır.